23 Temmuz 2012 Pazartesi

Anladım, Sonu Yok Yalnızlığın

             Yalnız değilim aslında. Her gün paylaşıyorum yalnızlığımı. Kitaplarımla, müziklerimle, şiirlerimle, yatağımla, yastığımla... Her gün beni anlayıp, dinleyen tek şey onlar. Her gün onlarla yeni bir sonun eski başlangıçlarını yapıyorum. Her Allah'ın günü yeni bir günün doğmasının verdiği acı ile onlara sarılıyorum. Sarıldıkça, yalnızlığım azalıyor. Kalabalıklaşıyorum. Ve onların verdiği güç ile yaşıyorum. Tabi, eğer buna yaşamak diyorsanız... Sonra; okuyacak kitap, dinlenecek müzik, yazılacak şiir, yatılacak yatak, başını koyacak bir yastık, doğacak bir güneş bile kalmaz. Elinde bolca yalnızlık, kalbinde asla dolduramayacağın bir boşluk ile baş başa kalırsın. Yalnız değilim dedim ya, unutun gitsin. Öyle bir yalnızım ki, içtiğim su bile acır halime...

10 Temmuz 2012 Salı

Bir Sevap Bin Günah

       
        Birçok hata yaparız. Bazılarını düzeltebiliriz. Bazılarını ise bozmaktan beter ederiz. Hatamızı düzeltmeye çalışırken daha çok hata yaparız. Battıkça batarız. Bazen hata yapmasak bile yanlış anlaşılırız. İşte o zaman kendimizi içten içe yok ederiz. Çünkü eğer hata yaparsak cezasını çekmeliyiz, bunun hakkında şikayet edemeyiz. Ama eğer yanlış anlaşılırsak çektiğimiz ceza bir hiç uğruna olur. O zaman sadece kendinden değil, hayattan, zamandan hatta insanlardan da nefret edersin.
         Hata yaparken, herkese yaptığı şey doğru gibi gelir aslında. Çünkü hata yaparken avuturuz kendimizi. Bahaneler buluruz doğru olduğuna inanarak. Üzerinden doğumlar, ölümler, baharlar, yazlar ya da sadece saniyeler geçince anlarız yaptığımız yanlışı. Geç olsa da tek bir özür için, asla bunu yapmaktan korkma. Her şeye bitti gözüyle bakma. Asla geriye dönme. Sadece bir özrün, bin kapıyı açabileceğine inan. Tek bir sevabın, bin günahı yok ettiği gibi...

1 Temmuz 2012 Pazar

Hisset ve Kontrol Et


    Herkes onu o kadar büyütmüş ki gözünde... Çok basit aslında; iki ünlü, üç ünsüz toplam beş harften oluşan bir kelime. HAYAT. Bak işte bu kadar kısa. Söyleyişi de yaşaması kadar kısa, basit. Derler ki hayat; geçmiş, gelecek ve bugünmüş. Hadi ordan! Olmayışın tasviri olur mu hiç? Peki eskiden ne olduğun, şimdi kim olduğunu etkiler mi? İşte bu yüzden, hayat dedikleri şu andan ibarettir. Tadını çıkarmaya bak. Çok düşünme üstünde. Yaşa sadece. Düşünmekten vakit kalmaz yoksa yaşamaya. Sonunu düşünme. Tahmin etme. Kırılırsın. İçinden geleni yap sadece. Hisset. Kontrol et. Af dileyeni bağışla. bağışlanmak istiyorsan af dile. Ama asla boyun eğme. Ön yargılı olma. Önce dinle, sonra yargıla. Haklıya hakkını ver. Yoksa acısı çıkar, aheste aheste. Tek bir şeye inan ve sadece inandığına güven.